Küçüklüğümden kalma bir tat kavurga....En çok güldüğüm çocukluk anılarımdan birinin nedenlerinden :)
Eskiden babaannem pazardan aldığı susamları yıkayıp, ayıklayıp tepsilere döker kuruturdu. Tepsi tepsi susamın olduğu yere kuzenimle dalardık. Hem de yüzlerimizi ıslatıp! Sonra ıslak yüzlerimizi susamlara batırırdık ve kafamızı kaldırıp birbirimizi görmemizle yerlere yatmamız bir olurdu :) Bunu yaptığımızda kaç yaşlarındaydık hatırlamıyorum umarım çok küçükmüşüzdür :) Susamlı yüzlerin insanı eğlendirmesi için epeyce küçük olmak lazım aksini düşünmek bile istemem :):) Bunu kaç kere tekrarladığımızı hatırlamıyorum ama inanılmaz eğleniyorduk!
Evet susam, çünkü bizim oralarda kavurga susamla yapılıyor. Buğdayın yanına yakışan susam oluyordu. Malatyaya geldiğim de ise burada da kavurgayı gördüğümde çok şaşırmıştım. Neden bilmiyorum. Beni babaannemin sobanın üstünde yaptığı o çıtır kavurgaların hayaline götürdü sanırım. Sanki bize özgü bir tat :) Daha sonra yaptığım araştırmalar sonucu! (vay be araştırmacı blogcu :) kavurganın müthiş bir geleneksel lezzet olduğunu öğrendim. O zaman ne diyelim unutmuyoruz, unutturmuyoruz!
Kalori bakımından düşük, tok tutuyor, mideye zarar vermiyor e daha ne olsun. Haydi bakalım çay saatlerinin vazgeçilmez lezzeti olsun.Bırakın çekirdeği kuruyemişi... DİKKAT! Bağımlılık yapar! :)
KAVURGA
Malzemeler:- Buğday
- Kendir tohumu yada susam
Yapılışı:
- Derin bir tavada önceden yıkadığımız buğdayı koyup tavayı sallayarak buğday esmerleşene kadar karıştırıyoruz. Bu noktada dikkat buğdaylar patlayıp etrafa saçılabiliyor. Bir tencere süzgeci işi kolaylaştırabilir.
- Ardından susamı ya da kendir tohumunu da aynı şekilde kavurup buğdaya ekliyoruz. Soğutup hüpletiyoruz :)
- Afiyet olsun!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Şimdiden güzel yorumlarınıza binlerce kez teşekkürler! Sevgiyle kalın ;)